………….NÖBETÇİ
AİLE MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE
DAVACI :
VEKİLİ :
Av. Hilal SİVRİ
DAVALI :
VEKİLİ :
T.KONUSU :
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucu tarafların boşanması, velayet
ile nafaka ve tazminat taleplerimizin sunulmasıdır.
AÇIKLAMALAR :
Davacı ile davalı 2012 yılında
evlenmişlerdir. Bu evlilikten ………. doğumlu …………… ve …………… doğumlu …………… isimli
müşterek 2 çocukları bulunmaktadır. Davacı kadın ev hanımı olup davalı ………………….
bayrakçı olarak çalışmaktadır.
Davacı müvekkilim, evlilik
birliğinin bir eş ve anne olarak kendisine yüklediği edimleri layıkıyla yerine
getirmesine karşın davalı koca, evliliğin kendisine yüklediği edimleri yerine
getirmeyerek sevgisizliği, ilgisizliği, aile içerisinde tutunduğu aşağılayıcı
tavırları ile ağır kusurlu olarak evliliğin bitmesine sebebiyet vermiştir.
Şöyle ki;
1-Taraflar,
görücü usulü ile evlenmiş olup evliliğin başından itibaren sürekli davalıdan
kaynaklı sebepler ile sorunlar yaşamaya başlamışlardır. Yargılama sırasında
detaylandırılacağı ve tanık beyanları ile ispatlanacağı üzere; davalının aile
birliği içerisinde davacı kadını umursamayan, yok sayan fiilleri nedeni ile
taraflar arasında sevgi, saygı bağı güçlenememiş aksine her geçen gün
azalmıştır.
2-Müvekkilİm ev hanımı olarak
evin bakımı, temizliği, yemeği, düzeni, çocukları ile ilgilenir davalı eş ise
vardiyalı çalıştığı işinde mesai sonrası evine geldikten sonra
"dolaşacağım" diye çıkar ve çoğunlukla gece en erken saat 23.00
civarında evine döner. Davalı, hafta sonu
dinlenmesinin yani tatil olduğu günlerde de gününü yatmakla veya aynı şekilde
dışarda dolaşacağım diyerek çıkıp eve geç gelmesi ile geçirmiştir. Ailesi ile
birlikte zaman geçirmemeyi alışkanlık haline getiren davalı, akşam yemek
saatlerinde dahi bir arada olmak yerine diğer televizyonun bulunduğu misafir
odasına geçerek orada tek başına yemeğini yemeği tercih etmiştir. 9 yıllık
evlilik süresince bu ilgisizlik her daim sürmüş ve taraflar birlikte dışarı
çıkma, zaman geçirme, paylaşımlarda bulunma, tatile gitme gibi beraberliklerde
bulunmadığı gibi davalı düğünlere dahi tek katılır duruma gelmiş müvekkil ve
çocukların çoğunlukla yanında bulunsun istememiştir.
3-Davacı kadın, davalının
ailesinin oturduğu yerde, üst katında oturmaktadır. Kendi ailesi de ………. ilinde oturmaktadır.
Aileler arasında ciddi bir sorun yaşanmamasına rağmen davalı, davacı kadının
ailesi ile görüşmesini istememektedir. Müşterek çocukların anneanne ve dedesine
olan sevgilerinin mevcudiyeti nedeniyle davacı kadın ailesine gelebildiği
sınırlı zamanlarda ise davalı, eşini ve çocuklarını arayıp sormamakta,
ilgilenmemektedir.
4-Örf adetlerimizde yer bulan
aile büyüklerine saygı en azından bayram günleri ziyaret, ziyaret edilemese
dahi telefon ile arama, mesaj çekme dahi davalı tarafından
gerçekleştirilmemekte müvekkilim bu konuda sosyal çevresinde zor durumlara
düşürülmektedir. Bu durumun aksine davacı müvekkilimin, her daim davalının ailesinin
yanında olmuştur. Davacının, davalının ailesine
gösterdiği, sevgi, saygı, ilgi, destek ise yok sayılmakta görmezden
gelinmekte ve takdir bulmamaktadır.
5-Müvekkilim
her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gibi Anayasadaki temel hak ve hürriyetlerden
eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanarak milli kültür, medeniyet ve
hukuk düzeni içinde onurlu bir hayat sürdürme, maddi ve manevi varlığını geliştirme, hak ve yetkisine doğuştan
sahiptir. Aile birliğinin devamı için gereken tüm fedakarlığı fazlasıyla
yapmış, bir eş olarak üzerine düşen hiçbir sorumluluğu ihmal etmemiş, bir anne
olarak çocuklarının hep yanında olmuş ise de davalı eşinden tek gördüğü şey
sözel şiddet,aşağılama olmuştur. Oysaki müvekkilim, davalıdan her kadın gibi
sadakat, özveri ve çocuklarına babalık yapmasını istemiştir.
6-Müvekkilim her şeye rağmen
ailesinin dağılmaması için çabalamış, çektiği ızdırapların bir gün sona
ereceğini ümit etmiş ise de evlilik birliği her geçen gün kötüye gitmiş, davalı
eş aile birliğinin devamını artık çoğu konuda gerçeğe uygun olmayan beyanlarda
da bulunarak olanaksız duruma getirmiştir. Evlilik birliğinde en basit
konularda dahi davalı tarafça kolaylıkla söylenebilen yalanlar maaleseftir ki
müvekkilim için güven sarsıcı boyutlara varmıştır.
Sonuç olarak, davalı normal aile
hayatına intibak edememiştir. Sevgi, saygı, paylaşım demek olan evlilik birliğinde
bu unsurlar kalmamış ise bu birliktelik, hukuken var olan ancak fiilen çözülmüş
birlikteliklerdir. Davacının artık böyle bir birlikteliği sürdürmesi
beklenemez.
NAFAKA VE VELAYET TALEPLERİMİZ: Çocukların ruhsal, bedensel
ve ahlaki gelişimini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesi için velayetinin dava
boyunca tedbiren, hükümle birlikte kesin olarak müvekkilime verilmesini talep
etmekteyiz.
Çocukların barınma, beslenme, sosyal, eğitim vb ihtiyaçları
dikkate alınarak müşterek çocukların her biri için aylık ………..TL.
tedbir/iştirak, davacı kadın için ise aylık ……….. TL. tedbir/yoksulluk
nafakasına hükmedilmesini talep ediyoruz.
TAZMİNAT TALEPLERİMİZ: TMK. m.174/2’de "Boşanmaya sebep
olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer
taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini
isteyebilir." şeklinde düzenlenmiştir. Davacının söz konusu evliliğe olan
katkıları dikkate alınarak uğradığı maddi kayıpları telafi etmek amacıyla TMK.
m. 174 kapsamında -……………-TL Maddi olmak üzere toplam, -……….-TL Tazminatın
davacıya verilmesini talep ediyoruz.
HUKUKİ NEDENLER :
TMK, HMK ve diğer ilgili mevzuat hükümleri
DELİLLER :
Nüfus Kayıtları, Tarafların Sosyal Ve Ekonomik Durumlarının Araştırılması,
Tanık Beyanları, İkrar, SGK,Tapu,Trafik Kayıtları,Davalıya ait ilgili GSM
firmasından alınacak telefon kayıtları, Çocuklara ait okul kayıtları ve Her
Türlü Yasal Deliller.
SONUÇ VE İSTEM
: Yukarıda izah olunan ve mahkemenizce re’sen nazara alınacak
nedenlerle;
1)Müvekkilin evlilik birliğini devam ettirme durum ve
ihtimali kalmadığından tarafların Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması
Nedeniyle Boşanmalarına,
2)Müşterek küçük çocukların velayetinin davacı müvekkil
anneye verilmesine,
3)Müvekkil için her ay ……'er TL ve müşterek çocukların her
biri için her ay ……..TL. tedbir nafakası olarak, kararın kesinleşmesi sonrası
için ise her ay ….. TL yoksulluk ve …..'er TL iştirak nafakası olarak davalıdan
tahsiline, hükmedilen nafakaların her yıl Üfe oranında artırılmasına,
4)Müvekkil lehine …… TL Maddi Tazminat, ……… TL Manevi
Tazminata hükmedilmesine, hükmedilen tazminatlara dava tarihinden itibaren
yasal faiz işletilmesine,
5)Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya
yükletilmesine,
Karar verilmesini vekâleten talep ederim.
Davacı Vekili